Mountain and Roads olarak merkezinde dünyamızın doğal güzelliklerinin olduğu gezi deneyimleri oluşturuyoruz. Bizi bir başka ülkeyi keşfetmeye iten şeyler o ülkenin ormanları, nehirleri, gölleri, dağları, buzulları, sahilleri oluyor. Hepimiz elbette bu güzellikleri deneyimlemekten oldukça hoşlanıyoruz. Yeri geliyor bir dağ zirvesinde tek bir kelime bile etmeden manzarayı izliyor, bir ormanda dinginliği yakalayıp huzur buluyoruz. Bazen de bir nehrin berraklığı karşısında gözlerimiz kamaşıyor.
Tüm bunlardan dolayı yaşadığımız gezegenin doğasına karşı sorumlu olduğumuzu biliyoruz. Hatta gittikçe etkisini gösteren iklim krizi nedeniyle gelecek nesillerin bu güzellikleri görememe ihtimali bizi ürkütüyor.
Turizm yan sektörleri ile birlikte dünyanın en büyük endüstrisi. Birçok insanın hayatını olumlu yönde etkilediği gibi, ne yazık ki doğanın, doğadaki diğer canlıların ve kültürlerin hızla bozulmasına da sebep olabiliyor. Doğurduğu her iki sonucu göz önünde bulundurduğumuzda, aslında her işte olduğu gibi, turizmin de olabildiğince sürdürülebilir yapılmasından başka bir seçenek kalmıyor elimizde.
Sürdürülebilir seyahat aslında seyahat edilen bölgeye gerçekleştirilen turizm faaliyetinin doğal ve kültürel değerlerine zarardan çok fayda yaratmasını amaçlar.
Doğaya, korunma altındaki ya da korunması gereken hayvanlara, bölgede yaşayan yerel halka, yerel halkın kültürünün korunmasına, toplumdaki yardıma muhtaç kesimin koşullarının iyileştirilmesine ya da kadın-erkek eşitliğine yapılabilecek her katkı seyahatin sorumlu ve sürdürülebilir olmasında önemli etkenlerdir. Seyahat bütçesinin olabildiğince geniş kesime fayda sağlayacak şekilde kullanılması en önde gelen adımlardan biridir. Zincir otellerde kalmamak, süpermarket yerine yerel pazarlardan alış-veriş yapmak, doğaya zararı en az olan hijyen ürünlerini kullanmak, karbon ayak izi düşük aktiviteler yapmak sürdürülebilir seyahatte dikkat edilmesi gereken konulardan. Egzotik ülkelerde satılan nesli tükenmekte
olan hayvanlardan ya da koruma altında olması gereken bitki örtüsünden elde edilen hediyelik eşyalar satın almamak, aldırmamak da bu listeye eklenebilecek konulardan.
Yerel halkın kalkınması ve turizm aktivitesinden yeterli pay alması, bunu yaparken de kültürel dejenereye uğramaması çok kritik. Dünya’da birçok yerde “over tourism” nedeniyle yerel halk kültüründen uzaklaşıyor, yaşadığı bölgeden ayrılmak zorunda kalıyor ya da yoğun turist akını nedeniyle birçok sıkıntı yaşıyor. Tur rotalarımızı planlarken bu gerçeği göz önünde bulunduruyoruz. Her zaman yerel halk ile daha iyi iletişim kurabilmenin, onların yaşantısını en doğal haliyle deneyimleyebilmenin ve farklılıklarında kendimizi yeniden keşfedebilmenin peşindeyiz. Turizmin en önemli gücü de buradan geliyor: evrensel hoş görüyü sağlamak ve kültürel farklılıklardan, zenginliklerden beslenebilmek. Zaten gittiğin gibi dönüyorsan ya da yaşadığın yerdeki koşulları seyahatte yaratmaya çalışıyorsan seyahat etmenin de bir anlamı kalmıyor.
Sunduğumuz bütün gezi programlarının uçak kullanımı, konaklama, tur içindeki diğer tüm ulaşımlar ve aktiviteler dahil karbon ayak izimizi hesaplıyoruz. Karbon ayak izi dengeleme çalışmalarımızda iş ortağımız Climate Partner. Her 6 aylık dönemde “Clean Oceans” ve “Plastic Bank” projelerine her bir katılımcımız için bireysel karbon ayak izi kadar katkıda bulunuyoruz. Bu proje sayesinde hem fosil yakıtlar sürdürülebilir enerji kaynakları ile değiştiriliyor, hem de okyanuslardaki plastikler temizleniyor, plastiğin okyanuslara karışması engelleniyor. Bu projenin bir diğer artısı da bu projede kadın istihdamının destekleniyor olması! Yani hem plastikler plajlardan ve denizlerden temizleniyor hem de bunun karşılığında yerel kadınların ekonomik özgürlüklerine katkı sağlanıyor. Gold Standard’a sahip bu çift kanatlı projeye katkıda bulunarak turlarımızı %100 karbonsuz hale getiriyoruz.
Karbon sıfırlamanın dışında tur araçlarımızı hybrid araçlar ile değiştirip karayolu
ulaşımından doğan karbon emisyonunu azaltıyoruz. Rotalarımızı gözden geçirip en az araç yolculuğu yapacak şekilde düzenliyoruz. Sürdürülebilir konaklama tesislerini seçip konaklama ayak izimizi de düşürüyoruz.
Bir başka örnek ise İzlanda turlarımızda başladığımız karbon salınımı sıfır olan yelkenli tekneler ile balina gözlemine çıkmak. Bu yelkenli tekneler sayesinde hem deniz kirliliğine sebebiyet vermiyoruz, hem sevgili balinaları gürültü kirliliğine maruz bırakmıyoruz hem de çok daha sessiz ilerleyen bu tekneler sayesinde balinaları çok daha yakından gözlemleyebiliyoruz.
Yakında Türkiye’de çevre koruması ve kirliliğin önlenmesi ile ilgili yeni bir projeye
başlamayı hedefliyoruz. Belirlediğimiz pilot bölgenin temizlenmesi ve sonrasında da yerel otoritelerin kalıcı önlemler alması konusunda harekete geçmesi için çalışmalara başlayacağız. Belki hepsinden de önemlisi katılımcılarımızın hayatlarına dokunabilmek... Kendi özel hayatlarında alabilecekleri önemler, yapabilecekleri değişiklikler hakkında keyifli sohbetler ediyor, turda karşılaştıkları, gözlemledikleri hassasiyetleri sürdürülebilir kılmaya çalışıyoruz.
Doğaya verdiğimiz önem nedeniyle bizi diğer firmalardan farklı gören birçok katılımcımız var. Artık karbonsuz ve sürdürülebilir seyahat modeli insanlar için başta gelen kriterlerden biri haline gelmiş durumda. Özellikle geride bıraktığımız, hepimizi kedere boğan ağır orman yangınları, seller, görmemenin imkansız hale geldiği küresel iklim krizi gibi gerçekler ile ekolojik ve yavaş turizme çok daha fazla bir ilginin olduğu kesin. Artık eskisi gibi maksimalist bakış açısıyla çok yer görmek istemenin aksine; insanlar gidilen bölge ile daha derin ilişkiler kurabilecekleri, hayatlarını anlamlı kılacak deneyimler elde edebilecekleri seyahatlere yönelmiş durumdalar.
Sosyal medya paylaşımlarımızda da çok dikkat ediyoruz, o kadar hassas bir takipçi
kitlemiz var ki, en ufak doğadan, sürdürülebilirlikten uzak bir hareket oldukça fazla tepki getirebiliyor. Tamamen kültürel, geleneksel gerçekliklerden bahsediyor olsak bile konunun ne kadar anlam ve önem kazanmış olduğu ortada. McKinsey araştırmasına göre 13 ülkede ankete katılan her 2 yolcudan biri iklim değişikliği
konusunda “gerçekten endişeli” olduğunu belirtmekte… Ayrıca seyahat edenlerin yüzde 40’ının karbon nötr uçak biletleri için daha fazla ödemeye istekli olduğu kanıtlıyor. Booking.com tarafından hazırlanan 2022 Sürdürülebilir Seyahat Raporu'nda ise 2 kişiden biri iklim değişikliğiyle ilgili gelişmelerin onları daha sürdürülebilir seyahat seçimleri yapma konusunda etkilediğini belirtmekte.
Turizm, dünyadaki karbon emisyonlarının yaklaşık %8'inden sorumlu. Uçak
yolculuklarından, tekne gezilerine, hediyelik eşya alışverişlerinden, konaklamaya kadar etkinlikler turizmin karbon ayak etki ediyor. Bilindiği üzere trend olup hızla turist çeken destinasyonlarda özellikle doğa çok hızlı bozulmaya yüz tutar. Daha geniş yollar yapmak, daha büyük oteller açmak için ağaçlar kesilir. Tarım arazileri ve ormanlık alanlar imara açılır. Hızla çöp ve atık sorunu ortaya çıkar. Ayrıca yerel halk kendine pastadan pay alamadığı için ev ve arazilerini yatırımcılara satmaya çalışır. Sonrasında bölge içinde halkın olmadığı, sadece turizm için oluşturulmuş yapay bir yerleşkeye döner. Turizm faaliyetlerinin bu gibi geniş ölçekli sorunlara yol açmaması her gezginin ve turizmde yer alan işletmelerin sorumluluğundadır evet ama sadece her gezgin ve turizmde yer alan işletmelerin değil; aynı dünyayı paylaştığımız, nefes alan, denizi seyreden, ağacın gölgesinde serinlik bulan herkesin sorumluluğundadır. Seyahat ederken bu tip konuları göz önünde bulunduruyorsanız, seyahatinizi sürdürülebilir kılıyorsunuz demektir.
Yerel halkın göçe zorlanmaması ve turizm faaliyetlerinden faydalanabilmesi esastır. Gezginler ve hizmet sağlayıcılar da tercihlerini yaparken bu kriterleri göz önünde bulundurduğunda turizm faaliyeti sürdürülebilir hale gelir. Sürdürülebilir turizmin olumlu etkileri ile doğa, kültürler, yerel halk korunur derken belki çok somut ya da duygusal ifade edemiyoruz kendimizi. Şöyle söylemeye çalışalım, en sevdiğiniz koyu düşünün, ya da köyü, ya da gölü.. Ve seneye gittiğinizde artık orada olmadığını, bir daha hiç göremeyeceğinizi… Kollektif bilinç ve tercihlerimizle her şeyi daha iyi hale getirmek, fark ve farkındalık yaratmak bizim elimizde.
Bireysel olarak sizler neler yapabilirsiniz? Bu noktada en önemli şey elimizden gelenlerin farkında olmamız; aksiyonları bizim yerimize farklı kurum ve kuruluşların yapmasını beklememiz gerektiğini anlamamız.
Önerilerinizi, yorumlarınızı, sizin uygulamalarınızı da duymak çok isteriz. Bize her zaman DM'den ya da info@mountainandroads.com üzerinden ulaşabilirsiniz!
Comments